Neden Danışmanlık?

Selamlaarr,

Bugün size en samimi bir şekilde neden yönetim danışmanlığında bir kariyer yapmak istediğimden bahsetmek istiyorum. Aslında ben Boğaziçi Üniversitesi’ne ilk başladığım zamanlar yani hazırlık sınıfında danışmanlık şirketi nedir, ne iş yapar vs. hakkında asla bir şey bilmiyordum.  Sonra 1. Sınıfa geçtim, danışmanlık şirketlerinin isimlerini duydum ama hala çok bir bilgim yok sadece kulak doygunluğu yani. Daha sonra 2. Sınıfa geçtim, işte o zaman danışmanlık şirketlerini araştırmaya, ne iş yaptıklarını araştırmaya ve işe alım kriterlerini incelemeye başladım.

Okulumuzda da bu danışmalık şirketlerinin üst düzey yöneticilerinin katılımları ile birçok etkinlik düzenleniyordu. Bu etkinlikler sayesinde de direk birinci ağızdan şirketler hakkında detaylı bilgiye sahip olma şansım oluyordu. O zamanlar öğrenmiştim işte bu şirketler not ortalamasına, İngilizce seviyene ve okul dışında başardığın şeylere çok önem veriyor. Yani çok az ve öz kişi işe alıyorlar ve bu yüzden de ekstra havalı gelmedi değil J. Her neyse, ben tabi ki o zamanlar case vs. çalışmadım hiç ama işe alımlarında case interview yaptıklarından haberdardım. Ama daha çok var zaten diye düşünüp, çalışmaya başlamamıştım (doğal olarak).  Daha sonra 3. Sınıfta Amerika’ya gittim, yazında orda kalıp staj yaptım o yüzden de bu danışmanlıkların yaz stajına başvuramadım. Amerika’daki stajım bittikten sonra Türkiye’ye döndüm ve danışmalıklara kesin başvuracağıma karar verdim. Bu süreçte kendinizi tanımak ve ne istediğinizi bilmek gerçekten çok önemli.  Ne istediğini bilmeden bu mülakatlar için çalışmak sizin için vakit kaybı olabilir. Çünkü mülakata girmeden birçok case çözmek çok vakit ve emek istiyor.

Benim danışmanlık yapmak istiyordum çünkü hem analitik yeteneğimi hem de sunum yeteneğimi kullanmak istiyordum. Yani ne sadece sayılara gömülüp hesap ve analiz yapmak ne de sadece iletişim yeteneklerimi kullanabileceğim sadece sosyal bir iş yapmak istiyordum. Danışmanlık da hem analitik zeka hem de iletişim yeteneği gerektiren bir sektör. Yani isteklerimi ve beklentilerimi karşılayabilecek en uygun sektördü. Bu şirketlerde çalışan arkadaşlarımla da konuştuktan sonra kararım iyice netleşmişti. Sonrasında da bu sürece hazırlanmaya başladım işte. Bir sonraki blog yazısında ise hazırlanma sürecimi anlatacağım.

Siz hangi sektörde çalışmak istediğinize karar verdiniz mi peki? Yorumlarda buluşalım J

McKinsey Mülakat Aşamaları

Herkese selamlarr,

Bugün çok merak edilen şirketlerden biri olan McKinsey hakkında konuşalım biraz. Evet genelde son sınıf Boğaziçi ve Koç Üniversitesi öğrencileri tarafından çok istenilen bir şirket. Tabii kara kaşına kara gözüne istemiyorlar. Hem iyi ‘’title’’ sahibi oluruz, hem prestijli bir yer hem de ooo çok iyi maaş alırız düşüncesiyle bu kadar talep gören bir şirket. Günümüz ekonomisini düşünürsek dolar bazında maaş verdikleri için başlangıç maaşı için Türkiye standartlarında en iyi rakamı veren danışmanlık şirketlerinden birisidir. Arkadaşlarımdan bildiğim kadarıyla çok uzun çalışma saatleri oluyor ve inanılmaz dolu günlük rutinleri var. Yani bu şirkette çalışanların işsizlikten canı sıkılma şansı yok. Normalde ben hafta sonları da yoğunluğa göre çalışıyorlar sanıyordum ama mülakat sırasında öğrendim ki şirket çalışanların hafta sonu çalışmasını istemiyor ve bu yüzden de hafta sonu şirkete gitmiyorlarmış. Ama gün içinde fazla mesai yaptıkları doğru. Ee o kadar maaşı ve prestiji boşuna vermiyorlar haklı olarak. Danışmanlık şirketlerinin haklı iddiası olan sadece en iyiler ile çalışıyoruz algısı tabi ki McKinsey’de de var. Hak veriyorum… Ancak her danışmanlık şirketinin önem kriterleri farklı olabiliyor. Yani birçok danışmanlıktan ret alıp McKinsey’den kabul alamanız veya tam tersinin olması çok ihtimal dahilinde bir durum. Açık konuşmak gerekirse ben şimdiye kadar başvurduğu danışmanlıkların hepsinden kabul alan biri duymadım, duyan varsa beni de haberdar etsin… ( Bahsettiğim danışmanlıklar 4 büyükler değil McKinsey, BCG, Simon-Kucher, Arthur Little gibi şirketler). Genelde gerçekten bu alanda çalışmak isteyen üniversite son sınıf öğrencileri 4-5 danışmanlığa başvurur, 1-2 tanesinden kabul alır (şanslıysa) veya hiçbirinden kabul alamayıp önündeki maçlara bakar. Bu arada yanlış anlaşılma olmasın kabul alan çok başarılıdır almayan başarısızdır gibi bir şey asla söylemiyorum. Mülakat esnasında dikkat ettikleri çok nokta oluyor ve daha önce hiç tecrübesi olmayan kişiler için çok zorlayıcı geçiyor. Bazen mülakatlarda performansımızın çok altında olabiliyoruz.

Her neyse konumuzdan çok sapmadan McKinsey Business Analyst pozisyonu işe alımı için geçmeniz gereken 4 basamaktan bahsedeyim;

1)     CV değerlendirmesi: İlk olarak, başvurunuz sırasında yüklediğiniz CV ve Cover Letter değerlendirilmesi yapılıyor. Bu aşamada genel olarak hangi üniversitede okuduğunuz, ortalamanız, liderlik özelliğinizi gösteren deneyimlere bakılıyor.

2)     PST: İlk aşamayı geçen kişiler Problem Solving Test’i için davet alıyorlar. Bu sınavda kısa kısa vakalar oluyor ve bunlarla alakalı yorum ve sayısal yeteneğe dayalı sorular oluyor. McKinsey’nin kendi internet sitesinde örnekler oluyor. Oradan girip, inceleyebilirsiniz.

3)     İlk aşama mülakatları: PST aşamasını da geçen kişiler ‘’case interview’’ için davet alıyor. Bu aşamada gün içinde 2 tane mülakata giriyorsunuz. Her iki mülakatta da iki farklı kişi tarafından vaka analizi yapıyorsunuz. Vaka analizine başlamadan önce de kendinizi tanıyorsunuz ve bir başarı hikayenizi (liderlik ile alakalı) anlatıyorsunuz.

4)     Final mülakatları: İlk aşama mülakatlarını geçen arkadaşlar son olarak partnerler ile mülakata davet ediliyor. Yine vaka analizi yapılıyor tabii ki. Bu aşamadan sonra ya tekrardan bir partner mülakatına davet ediliyorsunuz ya da direk teklif alıyorsunuz. Son aşama olduğu için mülakatlar daha titiz ve beklenti daha da yüksek oluyor.

Eveet, genel olarak McKinsey Business Analyst işe alım süreci bu şekildeydi. Eğer siz de bu aşamalardan geçtiyseniz veya sorularınız varsa aşağıya yorum bırakabilirsiniz! J